selimhartavi.com

ÇEKİN TAKAS ODASINA İBRAZI- İBRAZ İŞLEMİ MUHATAP BANKA ADINA VEKALETEN YAPILDIĞINDAN TAKİP YAPAN BANKA YETKİLİ HAMİL KONUMUNDADIR

T.C
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
ESAS: 2013/19740
KARAR: 2013/29620

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : Bandırma İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 07/05/2013
NUMARASI : 2013/90-2013/163

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Alacaklı tarafından borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan takipte borçlu, icra mahkemesine başvurusunda, takip alacaklısının yasal ve meşru hamil olmadığını, takip dayanağı çekin lehtar ile aralarındaki bayilik sözleşmesi kapsamında verilen avans çeki olup kambiyo senedi vasfında olmadığını ileri sürerek takibin iptalini talep etmiştir.

Mahkemece; takip dayanağı çekin avans çeki olduğunun davacının sunmuş olduğu sözleşme ve ekindeki avans çekleri döküm listesi ile ispatlandığı ve çekin ciro yolu ile değil de alacağın temliki yolu ile alacaklıya devredilmesi karşısında, TBK’nun 188/1 maddesi uyarınca, davacı borçlunun devri öğrendiği sırada devreden şirkete karşı ileri sürebileceği, takibe konu çekin avans çeki olduğunun ispatlanması karşısında alacağın tahsilinin gerekip gerekmeyeceği hususunun genel mahkemede yargılamayı gerektireceği gerekçeleriyle borca itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verildiği görülmektedir.

6762 Sayılı TTK nun 710. maddesine göre çekin takas odasına ibrazı, ödeme için ibraz yerine geçer. Resmi Gazetenin 17 Nisan 1998 tarihli nüshasında yayımlanan, Bankalararası Takas Odası Merkezi Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 7. maddesinin 7. fıkrasında; “elektronik ortamda işlem yapan takas odalarında, muhatap bankalara fiziken ibraz edilmeyen çekler için birbirlerine vekalet vererek hesabın tasfiye edilmek amacıyla işlem yapacak bankalar, bankalararası takas odaları merkezi yönetim kurulunca hazırlanan protokolü imzalamak suretiyle bu faaliyetlere katılabilirler” hükmü yer almaktadır.

Somut olayda takip alacaklısı Akbank T.A.Ş., yukarıda belirtilen yönetmelik hükmü gereği ibraz işlemini muhatap banka adına vekaleten yapmaktadır. Bu durumda takip alacaklısı A.T.A.Ş., aynı zamanda muhatap banka durumunda değildir. Hal böyle olunca, geçerli bir ibraz olup, takip yapan banka yetkili hamil konumundadır.

6762 Sayılı TTK’nun 599.maddesi; “…keşideci, lehtarla doğrudan doğruya arasında mevcut olan münasebetlere dayanan defileri, müracaatta bulunan hamile karşı ileri süremez. meğer ki, hamil, poliçeyi iktisap ederken, bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun” hükmünü içermektedir.

6102 Sayılı TTK’nun 825. maddesinde ise ; “Borçlu, emre yazılı bir senetten doğan alacağa karşı ancak senedin geçersizliğine ilişkin veya senet metninden anlaşılan def’ilerle alacaklı kim ise ona karşı, şahsen haiz bulunduğu def’ileri ileri sürebilir.

Borçlu ile önceki hamillerden biri veya senedi düzenleyen kişi arasında doğrudan doğruya varolan ilişkilere dayanan def’ilerin ileri sürülmesi, ancak senedi iktisap ederken hamilin bilerek borçlunun zararına hareket etmiş olması hâlinde caizdir” hükmü yer almaktadır.

Somut olayda borçlu, takibe dayanak yapılan senedin, ………Et. Mam.San.Tic. A.Ş ile aralarında imzaladıkları 20.10.2012 tarihli “Bölge Bayilik Sözleşmesi” kapsamında avans çeki olarak verildiğini ileri sürmüş ise de, takip yapan alacaklı, anılan sözleşmede taraf olmadığından sözleşme onun yönünden hüküm ifade etmeyeceği gibi, takip alacaklısının kötü niyetli olduğu da borçlu tarafça ispat edilememiştir. O halde mahkemece şikayetin reddi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Sosyal Medyada Paylaş

Leave a Comment