DAYANAK İLAM KARAR DÜZELTME İSTEMİNİN RET TARİHİNDE KESİNLEŞTİĞİNDEN BU TARİHTEN SONRA YAPILAN İCRA TAKİBİN USUL VE YASAYA UYGUN OLDUĞU
T.C.
YARGITAY
8. HUKUK DAİRESİ
E. 2013/13713
K. 2014/2653
T. 18.02.2014
* KESİNLEŞME ŞERHİ (Yargıtayın Onama Kararına Karşı Başvurulan Karar Düzeltme Talebinin Reddi Halinde Red Tarihinde Onanan Mahkeme Kararının Kesinleşeceği – Mahkemece İlama Kesinleşme Şerhinin İşlenmesinin İlamın Kesinleşmiş Sayılması İçin Zorunlu Olmadığı/Takibin İptali)
* TAKİBİN İPTALİ (Dayanak İlam Karar Düzeltme İsteminin Ret Tarihinde Kesinleştiğinden Bu Tarihten Sonra Yapılan İcra Takibinde Yasaya Uymayan Bir Yön Bulunmadığı – Takip Dayanağı İlamın Kesinleşmeden Takibe Konulamayacağı Yönündeki Şikayetin Reddi Gerektiği)
* İLAMLARIN KESİNLEŞMESİ (Karar Düzeltme İsteminin Ret Tarihinde Kesinleştiğinden Bu Tarihten Sonra Yapılan İcra Takibinde Yasaya Uymayan Bir Yön Bulunmadığının Gözetilmesi Gerektiği – Takibin İptali)
* KESİNLEŞMEDEN TAKİBE KONULAMAYACAK İLAMLAR (Dayanak İlamın Boşanma Davasına İlişkin Olması Nedeniyle Kesinleşmeden Takibe Konulamayacağı Sebebiyle Takibin İptali İstemi – Dayanak İlam Karar Düzeltme İsteminin Ret Tarihinde Kesinleştiğinden Bu Tarihten Sonra Yapılan İcra Takibin Usul ve Yasaya Uygun Olduğu)
2000/m.366
ÖZET : Dava, dayanak ilamın boşanma davasına ilişkin olması nedeniyle kesinleşmeden takibe konulamayacağı ve borcun ödendiği ve faiz itirazları ileri sürülerek takibin iptali istemine ilişkindir. Yargıtay’ın onama kararına karşı başvurulan karar düzeltme talebinin reddi halinde, red tarihinde onanan mahkeme kararı kesinleşir. Mahkemece ilama kesinleşme şerhinin işlenmesi ilamın kesinleşmiş sayılması için zorunlu değildir. O halde dayanak ilam karar düzeltme isteminin ret tarihinde kesinleştiğinden, bu tarihten sonra yapılan icra takibinde Yasaya uymayan bir yön bulunmamaktadır. Bu durumda Mahkemece, takip dayanağı ilamın kesinleşmeden takibe konulamayacağı yönündeki şikayetin reddi ile davalı alacaklının faizle ilgili vazgeçme beyanı da dikkate alınarak diğer şikayet nedenleri incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire’ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Alacaklı vekili tarafından başlatılan ilamlı takibe karşı borçlu vekili, dayanak ilamın boşanma davasına ilişkin olması nedeniyle kesinleşmeden takibe konulamayacağı ve borcun ödendiği ve faize itirazlarını ileri sürerek takibin iptalini talep etmiştir. Mahkemece, takibe konulan ilamda, ilamın şekli anlamda kesinleştiğini gösterir şerh olmadığından bahisle takibin iptaline karar verilmesi üzerine; hüküm alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Takip ve dava dosyasının incelenmesinde, alacaklı vekilinin, İnegöl 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (Aile Mahkemesi sıfatıyla) 21/09/2011 tarih ve 2010/323 Esas, 2011/569 Karar sayılı boşanma davasına ilişkin ilamına dayalı takip başlattığı, takip talebine dayanak ilam ile bu ilamın onandığına dair onama ilamı ve karar düzeltme talebinin reddine dair Yargıtay dosya sorgulama çıktısının eklendiği, ilamın altında şekli olarak kesinleşme şerhinin bulunmadığı, Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere dayanak ilamın, Yargıtay 2.Hukuk Dairesi’nin 19.09.2012 tarih, 2012/2599 Esas-2012/21675 Karar sayılı kararıyla onandığı, 30.01.2013 tarihi, 2012/27455 Esas-2013/2429 Karar sayılı kararıyla karar düzeltme talebinin reddine karar verildiği görülmektedir. Mahkemece dosya arasına alınan dayanak ilamda 30.01.2013 tarihinde kesinleştiğine dair 22.02.2013 tarihli kesinleşme şerhinin işlendiği, şikayete konu takibin ise 20.02.2013 tarihinde başlatıldığı anlaşılmaktadır.
Yargıtay’ın onama kararına karşı başvurulan karar düzeltme talebinin reddi halinde, red tarihinde onanan mahkeme kararı kesinleşir. Mahkemece ilama kesinleşme şerhinin işlenmesi ilamın kesinleşmiş sayılması için zorunlu değildir.
O halde dayanak ilam karar düzeltme isteminin ret tarihi olan 30.01.2013 tarihinde kesinleştiğinden, bu tarihten sonra yapılan icra takibinde Yasaya uymayan bir yön bulunmamaktadır.
Bu durumda Mahkemece, takip dayanağı ilamın kesinleşmeden takibe konulamayacağı yönündeki şikayetin reddi ile davalı alacaklının faizle ilgili vazgeçme beyanı da dikkate alınarak diğer şikayet nedenleri incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK’nun 366/3.maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 18.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.