TAZMİNAT DAVASI – MİMAR İNŞAAT VE ELEKTRİK MÜHENDİSLERİNDEN OLUŞAN YENİ BİLİRKİŞİ KURULUNDAN RAPOR ALINMASI – DAVACI TARAFINDAN SÖZLEŞME KAPSAMINDA BİZZAT VEYA DAVA DIŞI ÜÇÜNCÜ KİŞİLERE ÇİZDİRİLME SURETİYLE YAPILAN İŞLER VE PROJELER
T.C.
YARGITAY
15.Hukuk Dairesi
Esas: 2011/3837
Karar: 2012/3597
Karar Tarihi: 17.05.2012
ÖZET: Dava konusu inşaata ait imar işlem dosyasını Belediye’den getirterek işin uzmanı olan mimar, inşaat ve elektrik mühendislerinden oluşturulacak yeni bir bilirkişi kurulundan rapor almak, davacı tarafından sözleşme kapsamında bizzat veya dava dışı üçüncü kişilere çizdirilmek suretiyle yapılan tüm işlerin ve projelerin dava konusu iş merkezi inşaatına ait olup olmadığını, aitse teknik şartlar ile fen ve sanat kurallarına uygun olup olmadığını denetledikten sonra bedelini yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda teklif belgesindeki fiyatları geçmemek üzere işin yapıldığı … yılı mahalli rayiçleriyle hesaplatmak, kanıtlanan ödemeler düşüldükten sonra kalan bedelin dava tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte tahsiline karar vermekten ibarettir. Açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir.
(818 S. K. m. 355, 356, 366)
Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Karar: Davacı, davalılara ait iş merkezinin mimari, statik-çelik, elektrik, sıhhi tesisat, ısı yalıtım, kalorifer, yangın-hidrant vs. tüm projelerini götürü 46.000,00 TL bedelle yapıp dava dışı Doğan Yapı Denetim Ltd. Şti.’ye teslim ettiğini, denetim firmasınca yapı bilgi formu düzenlenip onaylanmak üzere Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Teknik Araştırma ve Uygulama Genel Müdürlüğü’ne gönderildiğini, Genel Müdürlük onayını takiben de yapı ruhsatı alınmak üzere projelerin Belediye’ye teslim edildiğini, bu aşamada davalılarca sözleşmeden dönülerek işin başka bir yükleniciye verildiğini iddia ederek 46.000,00 TL götürü bedelden 6.550,00 TL ödeme düşüldükten sonra kalan 39.450,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren taşınmazdaki payları oranında davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiştir.
Davalılar cevabında, yanlar arasında yazılı olarak akdedilmiş bir sözleşme bulunmadığını, davacı tarafından yapılan projelerin kabul görmediğini, inşaatın başka bir mimara hazırlatılan projelere göre tamamlandığını, yaptığı proje hazırlık çalışmalarına karşılık davacıya 2004 yılında 6.500,00 TL ödeme yapılmış olup bakiye borç bulunmadığını savunarak davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, mimari proje bedeline ilişkin istemin kabulüne, KDV hariç 16.000,00 TL mimari proje bedelinden %20 oranında 3.200,00 TL gelir vergisi ve 6.550,00 TL kanıtlanan ödeme düşüldükten sonra kalan 6.250,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte davalılardan ayrı ayrı ve eşit olarak tahsiline, diğer projelere ilişkin istemin reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davacı, davalılara gönderdiği tarihsiz teklif mektubu ile davalıların maliki olduğu Pasaj 2000 adlı iş merkezinin Mimari, BA Çelik, ST + M + Kalorifer, Elektrik projeleri ile Tadilat projelerinin KDV dahil 46.000,00 TL bedelle yapımını teklif etmiştir. Davalılar, akdi ilişkiyi kabul etmekle birlikte, davacının teklifinin kabul edilmediğini savunarak yazılı sözleşmenin varlığını inkar etmişlerdir. Davacı, icap niteliğindeki teklifinin davalılarca kabul edildiğini kanıtlayamadığından sözleşme ilişkisinin sözlü olarak kurulduğunun kabulü gerekir. Yanlar arasındaki sözleşme hukuki nitelikçe Borçlar Kanunu’nun 355 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olan eser sözleşmesidir. Davacı yüklenici, davalılar ise iş sahibidir. Eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda kural olarak teslimi ispat yükü yükleniciye, ödemeleri ispat yükü ise iş sahibine aittir. Sözleşmede aksine bir düzenleme yoksa yüklenici eseri bizzat kendisi yapabileceği gibi tamamını veya bir kısmını üçüncü kişilere de yaptırabilir (BK.md.356/2). Taraflar arasında evvelce kararlaştırılmış veya sonradan mutabık kalınmış bir iş bedeli yoksa bedel yapılan şeyin kıymetine ve yüklenicinin masrafına, yani yapıldıkları tarihteki piyasa rayiçlerine göre tayin edilir (BK.md.366). KDV piyasa rayiçlerine dahil olduğundan piyasa rayiçleriyle hesaplanan bedele ayrıca KDV eklenemez. Fatura düzenlenmemiş olması yüklenicinin KDV alacağını talep etmesine engel teşkil etmediğinden piyasa rayiçlerine göre hesaplanan iş bedelinden bu bedelin içinde yer alan KDV tenzil edilemez. İşin niteliğine göre yüklenicinin Vergi Dairesine ödemesi gereken vergileri iş sahibinin kaynaktan kesme yetkisi ve yükümlülüğü bulunmadığından iş bedelinden gelir vergisi adı altında kesinti de yapılamaz.
Somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlık; sözleşme kapsamında davacı tarafından yapılan işlerin neler olduğu, dava dışı Uçar Elektrik Ltd. Şti. (Elk.Müh.Ş.Gürbüz Şahin) tarafından çizilen elektrik tesisat projesi ile Gürsa Mühendislik (Mak.Müh.Musa Gürsoy) tarafından çizilen asansör ve sıhhi tesisat projelerinin davacı tarafından çizdirilip çizdirilmediği, davacının bizzat yaptığı ya da üçüncü kişilere yaptırdığı işlerden dolayı ne miktar bedele hak kazandığı noktalarındadır. Hükme esas alınan raporda dava dışı üçüncü kişilerce çizilen elektrik tesisat, asansör ve sıhhi tesisat projeleri için bir bedel hesaplanmamıştır. Bu projelerin asılları dava dosyasına davacı tarafından ibraz edilmiştir. Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Teknik Araştırma ve Uygulama Genel Müdürlüğü Yapı Denetim Komisyonu tarafından onaylanan 05.05.2004 tarihli bilgi formunda davacı tarafından çizilen mimari proje ile birlikte sözü edilen projelere de yer verilmiştir. Bu tespitler ile dosya kapsamından, söz konusu projelerin adı geçen şirket ve müelliflere davacı tarafından çizdirildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda dosyaya ibraz edilen mimari proje dışındaki diğer projeler için de bir inceleme ve parasal değerlendirme yapılması gerekirken, bu projelerin davacı dışında başka müelliflerce yapıldığından bahisle inceleme ve değerlendirme dışı bırakılarak bedelinin hesaplanmaması doğru olmamıştır. Hükme esas alınan ek raporda mimari proje bedeli işin yapıldığı 2004 yılı mahalli rayiçlerine göre 16.000,00 TL olarak hesaplanmış, bu bedele KDV’nin dahil olmadığı, ayrıca eklenmesi gerektiği, ancak fatura kesilmediğinden KDV ilavesi yapılamayacağı görüşlerine yer verildikten sonra alacaktan %20 oranında gelir vergisi kesintisi yapılmıştır. Fatura kesilmemesi KDV’nin talep edilmesini engellemediği gibi, mahalli rayiçler KDV’yi içerdiğinden mahalli rayiçlerle hesaplanan bedele ayrıca KDV eklenmesi de mükerrerlik oluşturacaktır. Yüklenici tarafından Vergi Dairesi’ne ödenecek olan gelir vergisini, verginin sorumlusu ya da yükümlüsü olmayan iş sahibinin kaynaktan kesmesi mümkün olmadığından iş bedelinden gelir vergisi kesintisi yapılması da yerinde olmamıştır. Açıklanan nedenlerle ek rapor mimari proje bedeli yönünden de hüküm tesisine elverişli bulunmamaktadır.
Mahkemece yapılacak iş; dava konusu inşaata ait imar işlem dosyasını Belediye’den getirterek işin uzmanı olan mimar, inşaat ve elektrik mühendislerinden oluşturulacak yeni bir bilirkişi kurulundan rapor almak, davacı tarafından sözleşme kapsamında bizzat veya dava dışı üçüncü kişilere çizdirilmek suretiyle yapılan tüm işlerin ve projelerin dava konusu iş merkezi inşaatına ait olup olmadığını, aitse teknik şartlar ile fen ve sanat kurallarına uygun olup olmadığını denetledikten sonra bedelini yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda teklif belgesindeki fiyatları geçmemek üzere işin yapıldığı 2004 yılı mahalli rayiçleriyle hesaplatmak, kanıtlanan ödemeler düşüldükten sonra kalan bedelin dava tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte tahsiline karar vermekten ibarettir.
Açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir.
Sonuç: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte yazılı nedenlerle kararın davacı Sedat Onaran yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 17.05.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.